Skip to content Skip to sidebar Skip to footer

Kaygı ve Başarının İlişkisi

Kaygı ve Başarının İlişkisi 

Başarı

Başarı, genel anlamıyla kişinin hedef davranışlarına ulaşma düzeyi ya da belirli bir eylemin belirli bir sürede üstesinden gelinmesi olarak tanımlanmaktadır. Söz konusu öğrenci olduğunda okul başarısı, yetişkin olduğunda ise kariyer başarısı akla gelen başarılardandır. Başarı değerlendirilmeye alındığında öğrencilerin sınav sonuçları, yetişkinler için ise iyi bir şirkette iyi bir pozisyondan bahsedilebilmektedir. Ancak başarı değerlendirmesi sınav sonucu gibi tek kritere bağlı olarak değerlendirmeye alınmamalıdır. Söz konusu başarı kişinin bilgi ve zihinsel yetisi gibi kriterleri ile birlikte değerlendirilmelidir. Bunlara ek olarak, kişinin motivasyon düzeyi başarı üzerinde etkisi olan kriterlerden biridir.

Peki başarının tanımı mutlak mıdır? Başarı, kişinin hedefleri doğrultusunda şekillenir ve  performansı doğrultusunda ilerler. Dolayısıyla başarı için mutlak bir tanım yapmak mümkün değildir. Standartları kişinin başarı tanımlamasına bağlı olarak değişir. Eğer kişi hedeflediği standartlara ulaşırsa başarılıdır denir.

Gözden kaçırılan bir nokta vardır ki o da kişinin kapasitesidir. Kişi, kendinden beklentisini ya da başkalarının ondan beklentisini karşılayamadığı zaman kendisini başarısız olarak nitelendirebilir. Bu nitelik de kişide kaygı oluşmasına sebebiyet verebilir.

Kaygı Nedir?

Kaygı, stres yaratan durumların yarattığı üzüntü ve gerginlik gibi hoş olmayan, duygusal ve gözlenebilir reaksiyonlardır (Spielberger, 1972). Türk Dil Kurumunda üzüntü, endişe duyulan düşünce, gam, tasa; genellikle kötü bir şey olacakmış düşüncesi ile ortaya çıkan ve sebebi bilinmeyen gerginlik duygusu olarak tanımlanmaktadır. Literatürde birçok tanımlaması bulunmakla birlikte, genellikle korku, endişe ve kaygı kavramları iç içe girmiş durumdadır. Cüceloğlu (2006) bu kavramı; korku, sıkıntı, üzüntü, acizlik, başarısızlık duygusu, sonucu bilememe ve yargılanma gibi heyecanların birini ya da birçoğunu içerebilen bir kavram olarak açıklamıştır.

Belirtileri

Beck ve Emery (2006) kaygı durumlarında görülen belirtileri duygusal ve somatik belirtiler ile bilişsel ve davranışsal olmak üzere iki grupta incelemiştir. Duygusal ve somatik belirtiler yüzdeleri ile birlikte: gevşeyememe (96,6), gerginlik (86,2), korkma (79,3), sinirlilik (72,4), titreme (62,1), bütün vücuda yayılan halsizlik (58,6), ellerde terleme (51,7), dehşet hali (51,7), hızlı kalp ritmi (48,3), yüzde kızarma (48,3) şeklinde ifade edilmiştir. Bilişsel ve davranışsal belirtilerin ise en yaygın görüleni odaklanma güçlüğüdür (yüzde 86,2). Diğer belirtiler yine yüzdeleri ile: kontrolü yitirme (75,9), reddedilme korkusu (72,4), düşünmeyi kontrol edememe (72,4), kafa karışıklığı (69), zihin bulanıklığı (65,5), önemli şeyleri hatırlayamama (55,2), bağlantısız veya bozuk cümleler (44,8) şeklinde ifade edilmektedir (Beck ve Emery, 2006).

Başarıyı Etkileyen Kaygı Faktörü

Cüceloğlu (2006), kaygı duygusunun ortaya çıkmasına yol açan ortak yönleri desteğin çekilmesi, olumsuz bir sonucu beklemek, iç çelişki ve belirsizlik olarak sıralamıştır. Desteğin çekilmesi, alışılagelmiş çevrenin ortadan kalktığı durumlarda endişe duyulması; olumsuz bir sonucu beklemek, olumsuz sonuçların ortaya çıkacağı durumlarda endişe duyulması; iç çelişki, inanılan ve önem verilen bir fikirle yapılan davranış arasında bir çelişki ortaya çıktığı zaman kaygı türünden bir gerginlik duyulması; belirsizlik, gelecekte ne olacağının bilinmediğinden dolayı endişe duyulması şeklinde ele alınmıştır.

Başarı genel itibariyle pozitif, başarısızlık ise negatif olarak değerlendirmeye alınmaktadır. Başarılı olan bir kişi, motivasyonu ve başarı güdüsü yükselmesi ile birlikte ileriki değerlendirmelerinde başarılı olma eğilimindedir. Bu durum başarısızlıkta da görülmektedir.

Bu bilgiler ışığında Cüceloğlu (2006) ’nun kaygı sıralamasını başarı bağlamında ele alırsak, başarının alışılagelmiş çevreden beslendiğini ve başarı ortamında beklenmedik bir durum karşısında oluşan kaygının başarıyı etkileyebileceği çıkarımını yapabiliriz. Daha önce de bahsedildiği gibi kişinin beklentisi başarıyı olumlu ve olumsuz şekilde etkilemektedir. Beck ve Emery  (2006) ‘nin kaygı belirtilerinde ele aldığı düşünceyi kontrol edememe hali, kişinin bu duyguyu yönetememesi durumunda ortaya çıkan belirtilerden biridir. Bu durum kişinin başarı konusunda da kontrolü kaybetmesine sebebiyet verebilir. İç çelişki ve belirsizlik dolayısıyla ortaya çıkan kaygı durumu benzer şekilde kişinin motivasyonu üzerinde ve hatta başarı algısında yıkıma sebebiyet verebilecek kaygıları oluşturabilmektedir.

Konu tümüyle ele alındığında kaygının başarı algısını yıkacak nitelikte kişilerin karşısına çıkabileceğini söyleyebiliriz. Bu noktada kişinin kaygı kontrolünü sağlayabilmesinin sağlıklı bir çevre ve algıyla mümkün olduğu çıkarımını yapabiliriz.

 

Kaynakça

Başaran, İ. E. (1975). Eğitim Psikolojisi. Ankara: Mektupla Yükseköretim Merkezi.

Beck, A. T. ve Emery, G. (2006). Anksiyete Bozuklukları ve Fobiler. İstanbul: Litera Yayıncılık.

Cüceloğlu, D. (2006). İnsan ve Davranışı. İstanbul: Remzi Kitabevi.

Spielberger, C. D (1972). Theory and Research in Anxiety. New York: Akademic Press.

 

Yazan: Psikolog Seda Buyuran

Psikomental Danışmanlık Merkezimizi daha yakından tanımak için sosyal medya hesaplarımızı  ve danışan yorumlarımızı inceleyebilirsiniz.

Bakırköy Psikolog, Psikomental Psikoloji Randevu oluşturmak ve bilgi almak isterseniz merkezimizle iletişim kurabilirsiniz.

 

Leave a comment

0.0/5