Skip to content Skip to sidebar Skip to footer

Depresyon

Depresyon

Depresyon kişinin hislerini, düşüncelerini, davranışlarını etkileyen ve oldukça yaygın görülen bir rahatsızlıktır. Depresyon; umutsuzluk, mutsuzluk ve karamsarlık gibi hislerin uzun süreli devam etmesiyle kişide çökkün ruh hali yaratır.
Her insan hayatının belli bir döneminde keyfi kaçmış, sıkılmış ve kendini moralsiz hissetmiş olabilir. Depresyon da tıpkı bu hisler gibi kişinin hayatında herhangi bir noktada ortaya çıkabilir. Fakat sıradan bir moral bozukluğundan çok daha fazlasıdır. Oldukça yaygın bir rahatsızlık olan depresyonun Türkiye’de görülme oranı %3 ve 6 arasında değişmektedir. Her ne kadar yaygın bir rahatsızlık olsa da her insan depresyonu aynı şekilde yaşamaz. Depresyonun farklı sebepleri olabilir. Ayrıca farklı deneyimlerde ve farklı şekillerde kendini gösterebilir.

Depresyon sebepleri nelerdir?

Depresif olma halinin herkes için sebepleri farklı olabilir. Kişiler hayatlarının bazı dönemlerinde yaşanan stres verici olaylar sonucu uzun süreli olumsuz hislere sahip olabilir. Bir yakının kaybı, aile sorunları, ayrılıklar, ilişki sorunları, iş kaybı, maddi sıkıntı gibi olaylar oldukça stres verici olaylardır. Fakat bu stres verici olayların yaşadıktan sonra gelen üzüntü, kaygı, mutsuzluk gibi hisler oldukça normal hislerdir.
Bu yüzden her mutsuzluk ve moral bozukluğu durumu depresyon anlamına gelmez. Depresyondaki hisler uzun süreli, şiddetli ve olduğundan daha ağır durumdadır. Kısacası sebepler değişkendir fakat her stres verici olay herkesin depresyona girmesine neden olmaz.

Depresyon nasıl bir histir?

Depresyondaki bir kişi, gün boyu süren depresif duygu durumu yaşayabilir. Yaşadığı zor dönemlerde etrafındaki insanlar tarafından asi, hırçın ya da öfkeli olarak yorumlanabilir. Fakat bazen depresyondaki kişiler öfkeli ve hırçınken bazen ise hiç duygu hissetmeyebilir.
Depresyondaki kişi değersizlik hisleri taşıyabilir. Herhangi bir sebepten suçluluk duyabilir. Gergin bir ruh hali içerisinde olabilir. Yüksek derecede evhamlanma, şüphecilik gibi kaygılar taşıyabilir.

Depresyon ve Zihin

Depresyon zihinsel olarak kişileri etkileyebilir. Düşünme, odaklanma gibi zihinsel faaliyetlerde durgunluk yaşanabilir. Depresyonun başka bir etkisi olarak kararsızlık da görülebilir. Ayrıca düşünce içeriğinde fark edilebilir değişiklikler olabilir. Örneğin, depresyondaki kişi dünyaya daha olumsuz bir bakış açısından yaklaşabilir.
Kendisine, ailesine, ilişkilerine ya da dünyaya kötümser bakabilir. Sorumluluklarını yerine getiremediğini düşünebilir. Kendisinin beceriksiz ve yük olduğu düşüncelerine kapılabilir. Geleceğe karamsar yaklaşır.

Depresyon ve Hayat

Depresyon, bireylerin hayat kalitesinin düşmesine sebep olan bir psikolojik rahatsızlıktır. Depresyondaki kişilerin hayat aktivitelerinde azalma görülebilir. Günlük enerjinin azalması depresyonun yaygın bir belirtisidir. Kişi kendini bitkin hissedebilir. Kişinin her zaman yaptığı günlük işleri gözüne zor gelmeye başlar.
Rutin işlerini yapmak için çok fazla çaba ve zaman harcar. Yaptığı etkinliklerden zevk almaz. Sosyal ilişkilerden uzak kalmak isteyebilir ya da kalmayı seçebilir. Ek olarak ise cinsel istekte bir azalma görülebilir.

Depresyon hakkında doğru bilinen yanlışlar:

-Çocuklarda depresyon olmaz.
Doğrusu: Depresyon her yaş grubunda görülebilir.

-Depresyon çok önemli değildir, herkes yaşar.
Doğrusu: Depresyon oldukça ciddi bir rahatsızlıktır. Sıradan bir çökkünlük ve mutsuzluk haliyle karıştırılmamalıdır.

-Depresyon sadece bir olay sonucu başlar.
Doğrusu: Yaşanılan stresli bir süreç sonrası depresyon başlayabilir. Fakat kişinin diğer mental ve fizyolojik hastalıkları da depresyonu tetikleyebilir.

-Depresyon sadece ilaçla düzelir.
Doğrusu: Tedavi yöntemleri kişiden kişiye değişiklik gösterebilir. Bazen psikoterapi yeterli olurken, bazen ilaç tedavisi uygulanabilir.

-Yalnızca kadınlarda görülür.
Doğrusu: Kadınlarda 2 kat daha fazla yaygın olduğu doğrudur. Fakat depresyon cinsiyet ayırt etmeksizin ortaya çıkabilir. 

-Depresyona girmek zayıflıktır.
Doğrusu: Hayır, depresyona girmek zayıflık değildir. Depresyon da tıpkı diğer hastalıklar gibi tıbbi bir rahatsızlıktır.

-Üzerine çok durulmamalıdır, kendiliğinden geçer.
Doğrusu: Bazı bireyler bu rahatsızlıkla kolayca başa çıkabilirler. Ancak çoğu zaman başa çıkmak kolay değildir. Bu güçlüğünden üstesinden gelmek için tedaviye ihtiyaç duyulur.

Depresyon ve Psikoterapi

Depresyon rahatsızlığı ve belirtileri bireylerin yaşamını güç hale getirir. Bu durumla başa çıkmak için uzman yardımı gerekebilir. Terapi seanslarında, bireyi depresyona sürükleyen olayların, düşüncelerin ve duyguların konuşulması amaçlanır. Kişinin karamsarlık, mutsuzluk, ümitsizlik gibi depresif duygularla baş etme becerilerinin, savunma mekanizmalarının işlevsel olarak geliştirmesine yardımcı olunur.

Bu rahatsızlığın üstesinden gelmek için bir uzman desteği gerekiyorsa Psikomental Psikolojik Danışmanlık Merkezi’nde bulunan Uzman Klinik Psikologlarımızla yapacağınız psikoterapi seansları bizimle iletişime geçebilirsiniz.

Depresyon Çeşitleri

Majör Depresyon

Majör depresyon, bireyin yaşamını ciddi şekilde etkileyen ve belirgin semptomların en az iki hafta boyunca devam ettiği bir durumdur. Bu süre zarfında birey genellikle anksiyete, umutsuzluk, enerji kaybı, ilgi kaybı ve uyku düzensizlikleri gibi belirtilerle karşılaşabilir. Majör depresyon, kişinin günlük işlevselliğini büyük ölçüde etkileyebilir ve uygun tedavi olmaksızın uzun sürebilir.

Distimi (Dysthymia)

Distimi, majör depresyon kadar belirgin olmayan ancak uzun süre devam eden bir hafif depresyon durumudur. Semptomları genellikle daha hafif olabilir, ancak uzun vadeli etkileri nedeniyle yaşam kalitesini önemli ölçüde etkileyebilir. Distimik bozukluk, genellikle en az iki yıl boyunca devam eden sürekli bir düşük ruh hali ve depresif hissetme durumu olarak tanımlanır.

Bipolar Bozukluk ve Depresyon

Bipolar bozukluk, manik ve depresif fazlar arasında dalgalanan bir ruh hali bozukluğudur. Depresif faz, majör depresyon belirtilerini içerir ve bireyin enerji seviyelerini, duygusal durumunu ve genel işlevselliğini olumsuz yönde etkiler. Bipolar depresyon, genellikle mani veya hipomani (hafif mani) dönemlerle birlikte görülür ve doğru tanı ve tedavi gerektirir.

Bu depresyon çeşitleri, bireylerin yaşadıkları duygusal zorlukları anlamalarına yardımcı olabilir ve uygun tedavi seçeneklerini aramalarına teşvik edebilir. Her bir durum, bireysel özelliklere ve yaşam koşullarına bağlı olarak farklılık gösterebilir.

Depresyonun Nedenleri

Genetik Faktörler: Depresyonun genetik bir bileşeni olduğuna dair kanıtlar bulunmaktadır. Ailede depresyon öyküsü olan bireylerde, genetik faktörlerin bu hastalığın gelişiminde rol oynayabileceği düşünülmektedir. Belirli genetik varyasyonlar, bireyin depresyona yatkınlığını artırabilir.

Çevresel Etmenler: Çevresel etmenler, depresyon riskini artırabilir. Çocuklukta yaşanan travmatik olaylar, aile içi sorunlar, iş kaybı, ilişki sorunları gibi stres faktörleri depresyon gelişiminde etkili olabilir. Ayrıca, sosyal izolasyon ve destek sisteminden yoksun olmak da depresyon riskini artırabilir.

Biyolojik Etkiler: Beyindeki biyolojik faktörler, depresyonun oluşumunda önemli bir rol oynar. Nörotransmitterlerin dengesizliği, özellikle serotonin, norepinefrin ve dopamin gibi kimyasalların düzensizliği depresyonla ilişkilendirilmiştir. Ayrıca, hormonal değişiklikler ve beyindeki yapısal değişiklikler de depresyonun biyolojik temellerini oluşturabilir.

Bu faktörlerin bir araya gelmesi, bir bireyin depresyona yakalanma riskini artırabilir. Ancak, her bireyin deneyimi farklıdır ve depresyonun nedenleri karmaşık ve çok yönlü olabilir. Uygun tedavi ve destekle, depresyonla baş etmek mümkündür.

Depresyonun Belirtileri

Ruhsal Belirtiler

Depresyonun ruhsal belirtileri arasında sürekli bir hüzün hali, umutsuzluk duyguları, değersizlik hissi ve ilgi kaybı bulunur. Birey, günlük aktivitelere olan ilgisini kaybedebilir ve gelecekle ilgili olumsuz düşüncelere kapılabilir.

Fiziksel Belirtiler

Depresyon, fiziksel sağlık üzerinde de belirgin etkilere neden olabilir. Uykusuzluk veya aşırı uyuma, enerji kaybı, kilo değişiklikleri, sindirim problemleri gibi fiziksel belirtiler depresyonun göstergeleri olabilir.

Davranışsal Belirtiler

Bireyin davranışlarında gözlemlenen değişiklikler depresyonun belirtileri arasındadır. Sosyal izolasyon, işlevselliğin azalması, sorumluluklardan kaçınma gibi davranışsal belirtiler depresyonun etkilerini yansıtabilir.

Risk Faktörleri

  • Cinsiyet, Yaş ve Genetik Faktörler: Kadınlarda erkeklere oranla depresyona daha yatkın olma eğilimi, genetik faktörlerle de ilişkilidir. Ailede depresyon öyküsü olan bireylerde genetik yatkınlık daha belirgin olabilir.
  • Travmatik Yaşantılar: Çocuklukta yaşanan travmatik olaylar, istismar, aile içi şiddet gibi olumsuz yaşantılar depresyon riskini artırabilir. Travmatik deneyimlere maruz kalmış bireylerde depresyon daha sık görülebilir.
  • Kronik Hastalıklar: Kronik fiziksel sağlık sorunları, depresyon riskini artırabilir. Özellikle ağrı, yorgunluk ve diğer kronik rahatsızlıklar depresyonla ilişkilendirilebilir.

Depresyonla Başa Çıkma Yolları

  • Terapi Seçenekleri (BDT, EMDR, Logoterapi gibi): Bireysel terapiler, depresyonun altında yatan nedenleri anlamak ve başa çıkmak için etkili olabilir. BDT, EMDR, Logoterapi gibi terapi yaklaşımları bireylere uygun terapi seçenekleri sunabilir.
  • İlaç Tedavisi: Psikiyatrist tarafından reçete edilen antidepresan ilaçlar, depresyon belirtilerini hafifletmeye yardımcı olabilir. Ancak, ilaç tedavisi herkes için uygun olmayabilir ve bir uzmana danışılmalıdır.
  • Destek Grupları: Depresyonla başa çıkan insanlar arasında destek gruplarına katılmak, duygusal destek sağlamak ve benzer deneyimlere sahip diğer insanlarla bağlantı kurmak için etkili bir yoldur.

Depresyon ve Diğer Psikolojik Bozukluklarla İlişkisi

  • Anksiyete Bozuklukları: Depresyon ve anksiyete sıklıkla bir arada görülen durumlardır. Bu bozukluklar arasında çeşitli ortak belirtiler bulunabilir, bu nedenle tanı ve tedavi süreçlerinde bu ilişki dikkate alınmalıdır.
  • Obsesif Kompulsif Bozukluk (OKB): Obsesif kompulsif bozukluğu olan bireylerde depresyon belirtileri sıkça ortaya çıkabilir. Obsesyonlar ve kompulsiyonlar, depresyonla birlikte daha karmaşık bir tabloya neden olabilir.
  • Yeme Bozuklukları: Depresyon, yeme bozuklukları ile de sıkça ilişkilendirilir. Özellikle duygusal yeme, depresyonun bir belirtisi veya sonucu olabilir.

Bu belirtiler, risk faktörleri ve başa çıkma yolları, depresyonla ilgili daha geniş bir anlayış sağlamak için detaylı bir inceleme sunar. Her bireyin deneyimi farklıdır, bu nedenle etkili bir tedavi planı oluşturmak için profesyonel yardım önemlidir.

Depresyonun Toplumsal Etkileri

Stigma ve Toplumda Depresyonla Mücadele

Toplumda hâlâ var olan stigma, depresyonla mücadele eden bireylerin açıkça konuşmalarını ve yardım aramalarını engelleyebilir. Depresyonun bir sağlık sorunu olduğu ve yardım aramakta bir zayıflık işareti olmadığı konusundaki farkındalığın artması, stigma ile mücadelede önemlidir.

İş Yaşamındaki Etkiler

Depresyon, iş yaşamını da önemli ölçüde etkileyebilir. Enerji eksikliği, odaklanma güçlüğü ve motivasyon kaybı gibi belirtiler, iş performansını olumsuz yönde etkileyebilir. İşyerlerinde depresyonla ilgili farkındalığı artırmak ve destek sistemleri oluşturmak, çalışanların daha sağlıklı bir iş yaşamına sahip olmalarına yardımcı olabilir.

Aile İlişkileri Üzerindeki Etkileri

Depresyon, aile içi ilişkileri derinden etkileyebilir. İletişim zorlukları, duygusal gerilimler ve ebeveyn-çocuk ilişkilerinde sorunlar depresyonun etkileri arasında yer alabilir. Aile üyeleri arasında anlayış ve destek oluşturmak, depresyonla başa çıkmada önemli bir faktördür.

Depresyonla Mücadelede Destek Sistemleri

Aile ve Arkadaş Desteği

Aile ve arkadaşlar, depresyonla mücadelede en etkili destek sistemlerindendir. Empati, anlayış ve açık iletişim, depresyonla başa çıkan bireylerin duygusal iyileşmelerini destekleyebilir.

Profesyonel Yardım

Depresyonla başa çıkma sürecinde profesyonel yardım, terapi ve psikiyatrik destek önemlidir. Uzmanlar, bireyin depresyonun altında yatan nedenleri anlamasına ve etkili tedavi planları oluşturmasına yardımcı olabilir.

Kendi Başa Baş Etme Stratejileri

Bireyler, depresyonla başa çıkmak için kendi başlarına uygulayabilecekleri stratejiler geliştirebilirler. Bu stratejiler arasında düzenli egzersiz, sağlıklı beslenme, meditasyon ve rahatlama teknikleri yer alabilir.

Depresyonun Önlenmesi

Sağlıklı Yaşam Tarzı

Sağlıklı yaşam tarzı, depresyonun önlenmesinde kritik bir rol oynar. Düzenli egzersiz, dengeli beslenme ve yeterli uyku, ruhsal sağlığı olumlu yönde etkileyebilir.

Stres Yönetimi

Stres, depresyon riskini artırabilir. Stres yönetimi teknikleri, günlük stresle daha etkili bir şekilde başa çıkmaya yardımcı olabilir. Yoga, meditasyon ve derin nefes egzersizleri gibi yöntemler bu konuda faydalı olabilir.

Erken Tanı ve Müdahale

Erken tanı ve müdahale, depresyonun daha ciddi bir duruma ilerlemesini önleyebilir. Belirtilerin farkında olmak ve profesyonel yardım aramak, depresyonla mücadelede önemli bir adımdır.

Depresyonla İlgili Yanlış Anlamalar ve Gerçekler

Depresyonla İlgili Yaygın Yanlış İnançlar

Depresyonla ilgili yaygın yanlış inançlar arasında “sadece zayıf insanlar depresyona girer” gibi stigmatize edici düşünceler yer alabilir. Bu yanlış inançların yıkılması, toplumun depresyonu daha iyi anlamasına yardımcı olabilir.

Doğru Bilinen Yanlışlar

Depresyonla ilgili doğru bilinen yanlışlar arasında “kendi başına geçer” veya “sadece ilaç kullanmak yeterlidir” gibi yanlış anlamalar yer alabilir. Gerçekçi bilgilerle toplumun bilincinin artırılması, depresyonla mücadelede daha etkili bir ortam yaratabilir.

Bu konular, depresyonun geniş bir perspektifini sunarak toplumsal etkileri, destek sistemleri, önleme stratejileri ve yaygın yanlış anlamalar hakkında bilgi vermektedir. Depresyonla mücadelede toplumun bilinçlenmesi, destek sağlaması ve yanlış anlamaları düzeltmesi önemlidir.

Psikomental Psikoloji Terapi Seçenekleri

Depresyonla mücadelede etkili bir destek sunmak adına çeşitli terapi seçeneklerimiz bulunmaktadır. Bireyin özgün ihtiyaçlarına odaklanarak kişiselleştirilmiş bir yaklaşım benimsemekteyiz.

Bireysel terapi, depresyonun karmaşıklığını anlamak ve bireyin içsel dünyasına derinlemesine odaklanmak için ideal bir seçenektir. Bu terapi türü, bireyin yaşadığı duygusal zorlukları anlamasına, bu duyguları işlemesine ve daha etkili başa çıkma stratejileri geliştirmesine yardımcı olmayı amaçlamaktadır.

Çift ve evlilik terapisi, depresyonun ilişki dinamiklerine olan etkilerini anlamak ve çiftlerin birbirleriyle daha sağlıklı iletişim kurmalarını desteklemek için tasarlanmıştır. Bu terapi türü, partnerlerin duygusal bağlarını güçlendirmek, anlayışlarını derinleştirmek ve ortak hedeflere odaklanmalarına yardımcı olabilir.

Grup terapisi, benzer deneyimlere sahip bireylerin bir araya gelmesini sağlayarak destek, paylaşım ve dayanışma ortamı yaratır. Grup dinamikleri, bireyin duygusal deneyimini daha geniş bir perspektiften görmesine ve farklı bakış açılarından destek almasına olanak tanır.

Özellikle pandemi sürecinde, online terapi seçeneği ile bireylere daha esnek bir hizmet sunuyoruz. Çevrimiçi terapi, bireylerin kendi konforlu ortamlarında terapi almalarına ve uzman psikologlarla etkileşime geçmelerine olanak tanır. Bu da terapiye erişimi artırarak depresyonla baş etme sürecini kolaylaştırabilir.

Psikomental Psikoloji Bakırköy Uzman Terapistler

Bakırköy’deki uzman terapist ekibimiz, depresyonla başa çıkma konusunda geniş bir deneyime sahiptir. Her bir terapist, bireyin benzersiz ihtiyaçlarını anlamak ve etkili destek sağlamak için özelleştirilmiş bir yaklaşım benimser. Terapistlerimiz, empati, anlayış ve profesyonellikle bireylerin duygusal iyileşme sürecine rehberlik etmektedir.

Bu uzman ekip, bireylere depresyonla baş etme konusunda çeşitli terapi seçenekleri sunmaktadır. Terapistlerimiz, bireylerin yaşadıkları zorlukları anlamak ve bu zorluklarla baş etme becerilerini güçlendirmek adına bire bir görüşmelerde uzmanlıklarını sergilemektedirler.

Psikomental Psikoloji  Online Terapi

Pandemi sürecinde, depresyonla mücadelede online terapi seçeneği sunarak bireylerin terapiye erişimini kolaylaştırıyoruz. Uzman psikologlarımız, çevrimiçi platformlar üzerinden güvenli ve etkili terapi hizmetleri sunmaktadır. Bu, bireylerin fiziksel mesafelere rağmen duygusal destek almalarını sağlayarak depresyonla baş etme sürecini destekler.

Psikomental Psikoloji Uzman Ekibi

Ataköy, Bahçelievler, Florya, Yeşilköy, Yeşilyurt, İncirli, Zuhuratbaba gibi İstanbul’un farklı semtlerinde terapi hizmetleri sunuyoruz. Depresyonla mücadelede uzman terapistlerimiz, her bir bireye özel çözümler sunarak destek sağlamaktadır. Semt bazlı hizmetlerimiz, bireylere daha yakın bir destek sağlama amacını taşır ve terapiye ulaşımı kolaylaştırır.

Sıkça Sorulan Sorular ve Cevaplar

1. Depresyon nedir?

Soru: Depresyon nedir?

Cevap: Depresyon, bireyin ruh halini, düşünce tarzını ve günlük aktivitelerini etkileyebilen bir ruhsal sağlık sorunudur. Genellikle uzun süreli bir duygusal düşüş, umutsuzluk ve enerji kaybı ile karakterizedir.

2. Depresyon belirtileri nelerdir?

Soru: Depresyon belirtileri nelerdir?

Cevap: Depresyon belirtileri arasında sürekli bir hüzün hali, umutsuzluk duyguları, değersizlik hissi, ilgi kaybı, enerji kaybı, uyku düzensizlikleri, kilo değişiklikleri ve odaklanma güçlüğü bulunabilir.

3. Depresyonun nedenleri nelerdir?

Soru: Depresyonun nedenleri nelerdir?

Cevap: Depresyonun nedenleri genellikle genetik faktörler, çevresel etmenler ve biyolojik etkilerle ilişkilidir. Ayrıca, travmatik yaşantılar, kronik hastalıklar ve hormonal değişiklikler de depresyon gelişimine etki edebilir.

4. Depresyonla nasıl başa çıkabilirim?

Soru: Depresyonla nasıl başa çıkabilirim?

Cevap: Depresyonla başa çıkma yolları arasında terapi seçenekleri (BDT, EMDR, Logoterapi gibi), ilaç tedavisi, destek grupları, sağlıklı yaşam tarzı, stres yönetimi ve profesyonel yardım almak yer alabilir.

5. Depresyonun toplumsal etkileri nelerdir?

Soru: Depresyonun toplumsal etkileri nelerdir?

Cevap: Depresyonun toplumsal etkileri arasında stigma ve toplumda depresyonla mücadele, iş yaşamındaki etkiler ve aile ilişkileri üzerindeki etkiler yer alabilir.

6. Depresyonu nasıl önleyebilirim?

Soru: Depresyonu nasıl önleyebilirim?

Cevap: Depresyonu önlemek için sağlıklı yaşam tarzı, stres yönetimi, erken tanı ve müdahale önemlidir. Düzenli egzersiz, dengeli beslenme ve destek sistemleri oluşturmak da önleyici faktörler arasında yer alabilir.

7. Depresyonla ilgili yanlış inançlar nelerdir?

Soru: Depresyonla ilgili yanlış inançlar nelerdir?

Cevap: Depresyonla ilgili yanlış inançlar arasında “sadece zayıf insanlar depresyona girer” gibi stigmatize edici düşünceler ve “kendi başına geçer” gibi yanlış anlamalar yer alabilir.

Psikomental Danışmanlık Merkezimizi daha yakından tanımak için sosyal medya hesaplarımızı  ve danışan yorumlarımızı inceleyebilirsiniz.

Bakırköy Psikolog, Psikomental Psikoloji Randevu oluşturmak ve bilgi almak isterseniz merkezimizle iletişim kurabilirsiniz

Leave a comment